Hehehyyy^^ Erasmus öğrencileri olarak;Cristmas tatilinde ne yapsak diye düşünürken, ben en ucuz tren biletleri arastırırken ..''Aman ya araba kiralayalım daha ucuz a geliyor'' diyen Dilek arkadasımın sözüyle başladı 6 günlük maceramız...Rıdvan Dilek ve Ben ...
Evet rotamız İtalya...(benim kopamadığım italya )
Planımız: Verona >Milano>Floransa>Pisa>Roma Bir kış sabahı koyulduk mu biz yola ? İtalya sıkı dur biz geliyoruuuuz !! dedik ve ...
^VERONA ^
İlk durak Verona! Arabamzı Park ettik (mavişi)..Benim Verona ya 2. gidişim olsada yine sevdim orayı .O renkli merkezi ,pazarı ara caddeleri, insan kalabalığını ve Juliet'i ...Verona küçük ama renkli biryer .Merkezi renkli binalarla dolu uzun bir caddeye sahip ve o caddede anfitiyatro var. Ara caddeleri gezerseniz çok güzel ilgi çekici evler sokaklar var ..Birde Romeo Juliet hikayesindeki öpüşme sahnesinin gectiği balkonu görebilir julietin göğsüne dokunup dilek dileyebilirsiniz ..Şahsen ben 2. kez yaptım o işi :) ,ve tam yanında kilitlerle dolu demir parmaklıklar var isterseniz dilek dileyip kilit takabilirsiniz.Verona için günler harcamalısınız diyemem .Birkaç saat durmak yeterli diye düşünüyorum..
 |
| Romeo & Juliet balkonu |
 |
| Juliet |
 |
| Verona (meydan) |
 |
| Verona (meydan) |
 |
| Verona |
^MİLANO^
Milanoda 'da 2. kez bulundum ve 2. kez sevmedim.Belki birçok insan modanın başkenti sözünden ötürü Milano'yu çok merak edip hayal kuruyorlardır.Rüya gibi bir şehir sanıyorlardır ama değil.Bu tabiki benim görüşüm.Yani şehrin merkezindeki o çok ünlü kiliseden başka birşey göremedim.Birde hava kararınca insanlar seyrekleşti .şaşırdık ! Dedik 'Milanodayız bu ne hareketsizlik.'Ama konu moda olunca hakkını yememek lazım.Vitrinlerin önünden geçerken 'vuhuuu dilek şunlara baaak' demekten kendimi alamadım..Vitrinlerdeki dekorlar zaten olayı bitiriyor.Adamlar bir kere ürünü sunma konusunda profesyonel olmuşlar vitrinler içinizi eritiyor yani :) Al beni diyor ama biz sadece baktık tabi baya lüks zaten.Evet evet çok iyiler moda konusunda .Sonra yola koyulduk yani bir güne veronayı ve milanoyu sığdırdık ...zaten asıl amaç benim için Floransa ve Roma idi..Artık Floransa yolunda ilerlerken bi petrolün bedava otoparkında uyuyalım dedik.Arabadaki ilk uykumuz:).Ben arkada uzandım tabi en zayıf halka olarak ,öndekilerde koltuğu sonuna kadar indirince pek konforlu olmuyor haliyle.Yurttan yorgan bile almıştık.Araba bizim evimz olacak tı gezi boyunca çünkü hostel parasından yırtmak istiyorduk.Zaten şehir giriş çıkışında yeterince para ödüyorsunuz.Herneyse sabah erkenden Floransa yolunun geri kalanına koyulduk.Birde önemli bir nokta Otobanda iseniz ve bir kenara çekip uyuduysanız ,kaldığınız süre için gişe sizden para kesiyor haberiniz olsun.
 |
| Milano Katedrali |
^FLORANSA^
 |
| Köprüden Florance |
Bir resimci olarak Floransa ya gitmek ve sanatın ,Rönesansın çıktığı yeri görmek hayalimdi.Sanat tarihinde gördüğüm eserleri,okuduğum şeyleri sınavlarda açıklamaya çalıştığım eserleri orada canlı canlı izledim .Hepsi gözümde canlandı değişik bir duygu :)Neyse sabah Floransa'ya vardık.Birde ZTL diye birşey var .Yabancı plakalı arabalar giremiyor o bölgelere..Zar zor bi park yeri bulduk.Sonra park için fiş alacaktık ki meğer Christmas sebebiyle ücretsizmiş nasıl sevindik nasıl :)Orada yattık orada kalktık orada yedik içtik .çok iyiydi .Neyse park ettik başladık gezmeye...Önce bi harita bulduk bir otelden(en önemli unsur).Sonra koyulduk yola.İlk olarak tam merkeze gittik yani Duoama Katedralinin olduğu alana hemen katedralin karşısında Vaftizhane var zaten her ikiside büyüleyiciydi. Katedralin kubbesi zaten sizi sizden alıyor çok büyük ve kesinlikle kadraja sığdıramıyorsunuz .Sonra ilerledik zaten heryer açık müze en sıradan bir kapıda bile işleme var.Heryerde müze ve sanat galerileri var.Sonra Davut heykelinin bir benzerinin bulunduğu meydana geldik.O meydana girince adeta Rönesansın sesini duyup kokusunu alıyorsunuz.Ben resim okuyan biri olarak gözlerimi alamadım,hatta 'Vay be o dönemde böyle eserler nasıl olur da bu kadar kusursuz ve mükemmel olabilir ' diyede düşünmedim değil.O meydanda nereye kafanızı çevirseniz size her köşe'merhaba ben sanat' diyormuş gibi bakıyor.:)Son akşam yemeği ve Venüs'ün doğuşu eserlerinin bulunduğu Uffizi Galerisi'nin sokağından geçtik sokak adete caddeye açılmış bir müze gibi her tarafı heykellerle dolu.O caddeden dümdüz gittik ve nehri sonunda gördük.Nehri görünce gözümüz gönlümüz açıldı.Tam karşımızda o merak ettiğimiz şirin köprüyü gördük(Ponte Vecchio).Hava çok sisli ve gri idi ve fotoğraflarımız biraz soluk çıktı.Ama masmavi bir havada çok daha güzel hissedebilirdik tabi ama yağmura yakalandık birazcık, ona rağmen çok güzeldi.Nehrin kenarından o şirin köprüye doğru yürüdük ve hava kararmak üzereydi, köprüde bir pizzacıda pizza yedik.Sonra dolandık zaten christmas günü olduğu için öğlen çok fazla hareketli olmayan Floransa hava kararınca renkli ve hareketli oldu sokaklarda müzik yapanlar,noel işıkları çok güzeldi.İşte tam o an daha çok sevdik Floransayı.Sonra Toscano şarbı almak istiyorduk çok meşurmuş.Bir restorana girdik.Sempatik bir garson'dan çok pahalı olmayacak şekilde iyi bir şarap önermesini istedik ve bir şarap alıp çıktık.Aslında şarabı Michelan Gelo tepesinde içmek için aldık fakat arabamıza gittiğimiz de herkes yorgunluktan yığılmıştı.Napalım bizde arabamızda içeriz dedik açtık İtalyan radyomuzu bir güzel şarabımızı da içtik ayrıca şarap çok iyiydi ya.Sonra çıktık saat geç olmuştu.Dolandık Floransanın sokaklarında sonra geri dönüp yattık o az konforlu arabamızda.Ama çok eğleniyorduk.
 |
| Gece Köprü |
 |
| Şirin Florance Köprüsü |
 |
| Meşhur Florance Köprüsü |
İkinci günde amacımız Michelan Gelo tepesi oldu.Yine hava kötüydü ee malum kış.Yine yürüyerek tepeye çıktık.Oraya çıkan otobüsler var ama zaten çok uzak değil ayrıca yürürken daha fazla şey keşfediyorsunuz.O tepeden kuşbakışı fotoraflarlar alabilirsiniz.Tepede yine Davut heykelinin bir kopyası var.Tepeden tüm Floransa size el sallıyor.Katedralin kubbesi ,şirin renkli köprüsü çok belirgin görünüyor.Hediyelikçiler,fast food satanlarda bulunuyor tepede(sanırım merkezden daha ucuzdu).Ben kendime t-shirt aldım 5 euroya.:).Sonra Davut heykelinin orjinalini görmek için Academia müzesine gittik.Bileti önceden almadığım için baya bekledim 6 euroya giriş yapıyorsunuz müzeye.Girdim ve Davuta kitlendim. baya oturdum izledim.Sonra diğer eserler basit gelmeye başladı.Ama sonra pişman oldum tabiki de Davutun orjinalini gördüğüm için çok iyi hissediyordum ama müzede benim için önemli olan sadece Davut vardı.Zaten onun orjinalinin aynısı meydanda vardı.Keşke dedim'' Son akşam yemeği'' ve ''Venüs'' için Uffizi müzesine gitseydim.Ama zamanımız kısıtlıydı olmadı belki bir gün tekrar giderim.Yine pizza yedik ve Floransa meydanının ortasında bir kapının önünde oturduk pizza kutularımızla zeytinyağlı yiyemem şarkısınıda bir güzel söyledik ,çok eğlendim ben. Katedralin içinede girdik çok başarılıydı tabiki ,zaten giriş ücretsiz ama tepesine çıkmak ücretli ama biz gerek duymadık.Sonra dün aldığımız şaraptan 3 tane daha almaya gittik garson bizi tanıdı dedik şarap çok iyiydi ..umarım şarabı Türkiye'ye gidene kadar kırmam :)Bugünde hostelde kaldık duş almak için ve fotoğraf makinası ,telefon,laptop şarjlarımızı fullemek için oyy çok iyi geldi 7 euro luk bir hostelde kaldık adam çok relaxtı.Ben herzamanki gibi gittiğim şehirleri çizdiğim defteri mi almıştım yanıma, orada Floransayı da resme dökmüştüm.Güzel sohbetli gecemizde burda bitti.Sabah 'ta Pisa yoluna koyulduk.
 |
| Michelan Gelo Tepesi |
 |
| Duoma Katedrali |
 |
| Michelan Gelo tepesinden kuşbakışı |
 |
| Duomo Katedralinin İçi |
^PİSA^
Pisa'ya vardığımızda hava güneşli ve maviydi...Sevindik haliyle.Zaten surlarla çevrili bir alan var işte orası Pisadan ibaret bütün görüp göreceğiniz orası yani :D Zaten Pisa yı görünce diğer binaları unutuyorsunuz.Sonra en önemli olan o klasik pozlardan vermeye falan başlıyorsunuz.Zaten bi sağdan bi soldan ,en eğik yerden almaya çalışırken yoruluyorsunuz..Bu arada böyle diyorum ama''Vay be baya eğikmiş bu haa'' demekten de kendimi alamadım.İşte bizde o klasik pozlardan baya bi verdik.Sonra ben yine bir ağaca yaslanıp Pisayı resmettim minik karpostal kağıtlarıma.Sonra yaslandığım ağaçtan baktım insanlara ;çeşit çeşit insan sadece poz vermeye çalışıyor başka bişey yok.Kimse incelemiyordu üzücü geldi.Neyse içinede girmeye gerek duymadık zaten yolumuzun üzeri uğramıştık.Hep kusursuz eserler görmeye farklı ülkelere giden insanlarız,ama bu kule eğik olmasaydı acaba bu kadar ilgi toplarmıydı diyede düşünmeden geçemedim.Pisa'nın en güzel tarafı da hediyelikçilerin çok çok ucuz olması.Yani İtalya ile ilgili magnet ,biblo,anahtarlık vs . istiyorsanız kendinizi Pisaya saklayın derim çok çok ucuz.Ben minik minik Pisacıklar aldım,anahtarlık aldım 1 euroya :)Öyle yani Pisa da çok eğlendiğimiz bir gerçek hele poz verirken pozisyonlarımız sağ yap ,sol yap, itiyomuş gibi yap ,düşüyormuş gibi bak dekken eğlendik..Sonra ver elini Roma ^^
 |
| Pisa 'da hayat maximum |
^ROMA^
 |
| Roma Collosseum |
En güzel gezilerimden biriydi diyebilirim.Roma.Ben Roma' yı çok çok sevdim...
Eveet...Vardık mı biz akşam üzeri Roma'ya.Aman dikkat edin eğer bizim gibi farklı plaka ile gittiyseniz ZTL denilen yasak bölgelere girmeyin sonra ceza yemeyin :)Neyse bir park yeri bulmakta çok zorlandıktan sonra bir yere park ettik.Sonra biraz geç oldu ama biz yinede boş duranı Allah sevmez dedik koyulduk Aşk çeşmesi(Fontane di Trevi) yoluna.Tabiki her şeyden önemli olan şehrin haritasını bulun,biz direk daldık bir otele ve oradan aldık ;).Ben bir yazıda okumuştum gecede çok güzel oluyormuş Aşk çeşmesi diye.Gidelim bakalım oluyormu? dedik.Oluyormuş.Çeşmeyi gördük beğendik çok büyüleyici bir çeşme ve çok dinamik bir görüntüsü var kesinlikle görülmeye değer.Ama biz çok geniş bir alanda olduğunu düşünüyorduk fakat normal çok işlek olmayan bir sokakta çıktı karşımıza biraz hayal kırıklığı oldu ama kesinlikle çok güzeldi.Büyüklüğüde tam hayal ettiğim büyüklükteydi gördüğüm en güzel çeşme diyebilirim.
 |
| Aşk Çeşmesi |
Daha sonra Roma 'nın sokaklarından geze geze arabamıza doğru yol aldık.Söylemeden geçemem eğer Roma nın sokaklarında mandalina ağaçlarını görüp heves ederseniz hiç heves etmeyin onlar mandalina değil turunçmuş ve hiç tadı yok.Bizzat denedik :) Ertesi sabah amacımız Kolezyum ve Forum du.Çıktık yola heryere yürüyerek gidiyoruz bu arada tabana kuvvet.Neyse Kolezyum ve Forum için 1 bilet alıyorsunuz ve bu biletler 2 gün geçerli(toplam :12 euro).Eğer netten bilet almadıysanız baya bi bekliyorsunuz sırada.Kolezyum güzel beklediğimden küçük geldi bana ama ben beğendim eskiden orada yapılanları hayal ettim değişik bir duygu tabi.Romaya gelip kolezyumu görmeden gidilmezdi.Sonra Forum'a doğru yol aldık zaten hemen karşı karşıyalar.Forum için beklemiyorsunuz zaten biletiniz olduğu için hemen giriyorsunuz.Oyyy forum u gez gez bak bak bitmiyor.Baya geniş bir alana sahip.Bir taraftan girip taaa şehrin başka tarafına çıkıyorsunuz.Kesinlikle Roma nın tarihini hissediyorsunuz sütunlar,işlenmiş devasa kapılar,heykeller göz kamaştırıyor.Bir güne rahat sığıyor Kolezyum ve Forum hatta şehrin nehirden sonrasında pizza bile yemeye vaktiniz oluyor..Nehrin diğer tarfında daha ucuz yemek yerleri olduğunu söyleyebilirim .2-3 euroya gayet sade bi pizza yedik ve iyiydi.Ponte Fabricio köprüsünün akşam hava kararmaya yakın ki manzarasını görmelisiniz.Değişik bir havası var siz köprüden aşağıya baktığınızda nehrin kenarında bisiklet sürenler ,köpek gezdirenler,spor yapanlar falan oluyor.
 |
| İspanyol Merdivenleri |
2. günümüzü de Vatikan şehrine ayırmayı düşünüyorduk.Yine bir gece hostelde kaldık.Yine duşumuzu aldık,şarjlarımızı doldurduk internetimize girdik..Yarına hazırız ve Vatikan şehri... Arabamızın bulunduğu yere biraz uzak olduğu için tramvay kullandık(19 numaralı tramvay;).Neyse indik şöyle bir etrafımıza baktık.Zaten surlarla,sütunlarla çevrili bir alan var evet tam orası Vatikan şehri oluyor.Ben çok farklı hayal etmiştim.Sanırım Vatikan şehri deyince aklımda bambaşka bir havası olan bir şehir geldi.Yani sadece din olarak kendini Roma dan soyutlayan bir bölge ...Öyle işin içine Vatikan şehri falan girince insan bambaşka küçük bir şehir bekliyor ama değil.Neyse işte girince geniş bir alan var papanın insanlara seslendiği , genişçe ve uzunca..Bölgede bazilika ve müze var ve çook uzun bir sıra olduğu için sıraya bile giremedik.Kalenin olduğu yere doğru ilerledik ve kalenin karşısında gösterişli köprüden geçtik..Köprü üzerinde satıcılar ,müzik yapanlar,gösteri yapanlar oluyor eğlenceli bir köprü..Sonra da geri çıktık Vatikan şehrinden.Aslında benim pek ilgimi çekmedi Vatikan doğru söylemek gerekirse ...
 |
| Roma Nehir |
Vatikan'a güya bir gün ayırmıştık ,ama öğlen bitirmiş olduk.Sonra baktık hava güzel güneş var ver elini İspanyol Merdivenleri...İspanyol merdivenlerine çıkıyorsanız bi 15-20 dk oturup meşur Roma dondurması yemelisiniz birde güneş tepenizdeyse demeyin keyfinize..Zaten İspanyol merdivenlerinin tam karşısında lüks mağzaların bulunduğu bir cadde var ben oraya Roma 'nın İstiklal Caddesi adını taktım.Aynı bizim İstiklal caddesi gibi hoş bir kalabalığı var..Orda oturup kuşbakışı bakabilirsiniz.Bu arada aslında çok fazla gidilmesi gereken ve haritada görünen tarihi yer var ben bunları tek tek yazmak istemedim zaten Kolezyum ve Forum 'a giderken aralarda diğer önemli yerleri görüyorsunuz.Kolezyum ve Forum zaten yan yana İspanyol merdivenleri ,aşk çeşmesi ve diğer gidilmesi gereken yerler hepsi birbirinin yürüme mesafesinde ... Yani rahatlıkla geze geze herşeyi görebilirsiniz..Bize 2 gün yetti...Arabanın içinde yaslık yorgan uyumamız,kahvaltımızı orda yapmamız ayrı bir güzeldi..Gece arabada üşüyüp arabayı gecenin bir vakti çalıştırmamız da rahatsız edici bir olay olsada anı oldu işte :)Mandalina sanıp turunçlara saldırmamalıydık.Neyse sonuç olarak güle oynaya gittik aynen bu şekil geri döndük.Romanın trafiği çok berbat diye duymuştuk haliyle biraz tırstık ama yinede kazasız belasız tek parça döndük..Hatta ehliyetini aldıktan sonra ilk kez İtalya yolunda araba kullanan arkadaşım Dileği tebrik ediyorum.Biz 5 şehir gezmiş bulunduk ve giderken her şehrin giriş çıkışında otoban parası ödedik (toplam:70 euro).Ama dönerken otoban yolundan değilde ara kasabalardan döndük ve dönüşte otaban parasından kurtulmuş olduk..Sakin sakin gittik.Unutmayacağım bir gezi oldu benim için Erasmusun en güzel tarafı bu olsa gerek ...
Teşekkürler Rıdvan&Dilek
İlk durak Verona! Arabamzı Park ettik (mavişi)..Benim Verona ya 2. gidişim olsada yine sevdim orayı .O renkli merkezi ,pazarı ara caddeleri, insan kalabalığını ve Juliet'i ...Verona küçük ama renkli biryer .Merkezi renkli binalarla dolu uzun bir caddeye sahip ve o caddede anfitiyatro var. Ara caddeleri gezerseniz çok güzel ilgi çekici evler sokaklar var ..Birde Romeo Juliet hikayesindeki öpüşme sahnesinin gectiği balkonu görebilir julietin göğsüne dokunup dilek dileyebilirsiniz ..Şahsen ben 2. kez yaptım o işi :) ,ve tam yanında kilitlerle dolu demir parmaklıklar var isterseniz dilek dileyip kilit takabilirsiniz.Verona için günler harcamalısınız diyemem .Birkaç saat durmak yeterli diye düşünüyorum..
Milanoda 'da 2. kez bulundum ve 2. kez sevmedim.Belki birçok insan modanın başkenti sözünden ötürü Milano'yu çok merak edip hayal kuruyorlardır.Rüya gibi bir şehir sanıyorlardır ama değil.Bu tabiki benim görüşüm.Yani şehrin merkezindeki o çok ünlü kiliseden başka birşey göremedim.Birde hava kararınca insanlar seyrekleşti .şaşırdık ! Dedik 'Milanodayız bu ne hareketsizlik.'Ama konu moda olunca hakkını yememek lazım.Vitrinlerin önünden geçerken 'vuhuuu dilek şunlara baaak' demekten kendimi alamadım..Vitrinlerdeki dekorlar zaten olayı bitiriyor.Adamlar bir kere ürünü sunma konusunda profesyonel olmuşlar vitrinler içinizi eritiyor yani :) Al beni diyor ama biz sadece baktık tabi baya lüks zaten.Evet evet çok iyiler moda konusunda .Sonra yola koyulduk yani bir güne veronayı ve milanoyu sığdırdık ...zaten asıl amaç benim için Floransa ve Roma idi..Artık Floransa yolunda ilerlerken bi petrolün bedava otoparkında uyuyalım dedik.Arabadaki ilk uykumuz:).Ben arkada uzandım tabi en zayıf halka olarak ,öndekilerde koltuğu sonuna kadar indirince pek konforlu olmuyor haliyle.Yurttan yorgan bile almıştık.Araba bizim evimz olacak tı gezi boyunca çünkü hostel parasından yırtmak istiyorduk.Zaten şehir giriş çıkışında yeterince para ödüyorsunuz.Herneyse sabah erkenden Floransa yolunun geri kalanına koyulduk.Birde önemli bir nokta Otobanda iseniz ve bir kenara çekip uyuduysanız ,kaldığınız süre için gişe sizden para kesiyor haberiniz olsun.
Pisa'ya vardığımızda hava güneşli ve maviydi...Sevindik haliyle.Zaten surlarla çevrili bir alan var işte orası Pisadan ibaret bütün görüp göreceğiniz orası yani :D Zaten Pisa yı görünce diğer binaları unutuyorsunuz.Sonra en önemli olan o klasik pozlardan vermeye falan başlıyorsunuz.Zaten bi sağdan bi soldan ,en eğik yerden almaya çalışırken yoruluyorsunuz..Bu arada böyle diyorum ama''Vay be baya eğikmiş bu haa'' demekten de kendimi alamadım.İşte bizde o klasik pozlardan baya bi verdik.Sonra ben yine bir ağaca yaslanıp Pisayı resmettim minik karpostal kağıtlarıma.Sonra yaslandığım ağaçtan baktım insanlara ;çeşit çeşit insan sadece poz vermeye çalışıyor başka bişey yok.Kimse incelemiyordu üzücü geldi.Neyse içinede girmeye gerek duymadık zaten yolumuzun üzeri uğramıştık.Hep kusursuz eserler görmeye farklı ülkelere giden insanlarız,ama bu kule eğik olmasaydı acaba bu kadar ilgi toplarmıydı diyede düşünmeden geçemedim.Pisa'nın en güzel tarafı da hediyelikçilerin çok çok ucuz olması.Yani İtalya ile ilgili magnet ,biblo,anahtarlık vs . istiyorsanız kendinizi Pisaya saklayın derim çok çok ucuz.Ben minik minik Pisacıklar aldım,anahtarlık aldım 1 euroya :)Öyle yani Pisa da çok eğlendiğimiz bir gerçek hele poz verirken pozisyonlarımız sağ yap ,sol yap, itiyomuş gibi yap ,düşüyormuş gibi bak dekken eğlendik..Sonra ver elini Roma ^^
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil